Fotoğraf: Ford Transit del cliente DPD

KULLANICI DENEYİMİ:
VB-SemiAir konfor sistem
Ford Transit

VB-SEMIAIR, "YE DESTEK

DPD KURYELERİ "AGF

Her yıl gerçekleştirdiği 260 milyondan fazla kargo teslimatıyla Avrupa'nın lider kargo teslim servislerinden biri olan DPD, ekspres hizmet sektöründeki en yenilikçi kurye olarak biliniyor. DPD'nin ayrıca, İngiltere'de "DPD Local" isimli bir kardeş şirketi bulunuyor ve her iki şirket de bayii ağlarıyla faaliyet gösteriyor.

İşletme sahibi Andy Flear beş yılı aşkın bir süredir DPD'nin bayiliğini yapıyor ve İngiltere'nin kuzey batısındaki işletmelere ve özel şahıslara teslimat yapan, beş kamyonetten oluşan bir dağıtım filosuna sahip.

Ayrıca "AGF Couriers" (AGF Kuryeleri) ismiyle kendi özel uzun mesafeli ekspres teslimat hizmeti yaptığı bir de kamyoneti var. Bu benzersiz hizmet kapsamında gece saatlerinde, Birleşik Krallık'ta bulunan özel şahıslara teslimat yapılıyor.

Birçoğumuz acil bir sipariş verip birkaç saat içinde kapımızda olmasını bekleyebiliyor, üstelik tek bir düğmeye basarak. Bu seviyede bir hizmeti verenlerin tipik bir günü nasıl geçiyor?

"Çalışma günümüz sabah 5 ile 7 arasında başlıyor. Günün ilk işi genel olarak kamyonetlere kolileri yüklemek oluyor. Sürücülerimizin bu işi yapmak için bir saatleri oluyor. Teslimat sayısına bağlı olarak günde yaklaşık 60/80 mil (95/125 km) yol kat ediyorlar. Teslimat sayısı günde 80 ila 120 paket arasında değişebiliyor ve bu da ortalama altı ila sekiz saatlik bir vardiya anlamına geliyor.

Benim özel ekspres kurye hizmetim ise farklı bir modelle çalışıyor: Örneğin, sadece tek bir gönderiyi aynı günün sabahı saat 9'da Land's End'e ulaştırmak için İngiltere'nin kuzeyindeki bir müşteriye gece 3'te gitmeniz gerekebilir."

VB-Airsuspension'dan nasıl haberdar oldunuz ve daha da önemlisi, VB-SemiAir süspansiyona geçmeye nasıl karar verdiniz?

"Bir küçük işletme sahibi olarak, daima yaptığım işte daha verimli ve daha iyi olmanın yollarını bulmaya çalışıyorum. Son birkaç yıl içinde sunulan gerçek zamanlı takip ve SMS bazlı güncellemeler gibi yenilikler, sevkiyat süreci konusunda büyük bir değişim yarattı.

Bir arkadaşım pikabına VB-SemiAir taktırdı ve bana da kamyonetlerimdeki yük yönetimini iyileştirmek için VB-Airsuspension'ın yedek havalı süspansiyon sistemini tavsiye etti. Araç ve kamyonet filomu daha da geliştirme konusundaki bu potansiyel tabii ki hemen ilgimi çekti ve konuya sıcak bakmaya başladım."

"Sürüş sırasında kamyonetin çok daha dengeli olduğu hissediliyor. Dolayısıyla, en önemli ve dikkat çekici iyileşme direksiyon ve özellikle de kamyonetin çok daha dengeli olması ve daha iyi tepki vermesi."

VB-SemiAir'e sahip Ford Transit'lerinizden biriyle yüzlerce kilometre yol kat etme fırsatınız oldu; beklentilerinizi karşıladı mı?

"Paket teslimatı yaptığımız için kamyonetin yükü gün boyunca sürekli değişiyor. Depodan tamamen yüklü bir araçla çıkıyoruz ve vardiya boyunca kamyonet yavaş yavaş boşalıyor. Yoldayken ağırlık değişikliklerinin gerçekten farkına varıyorsunuz.

VB-SemiAir sistem kontrollerinin kullanımı hızlı ve kolay olduğundan, gün içinde yük azaldıkça havalı yaylardaki basıncı ayarlamak gayet kolay oluyor. Yedek havalı bir süspansiyon sistemine sahip olmak sürücülerimizin doğru sürüş yüksekliğini ve akslar arasındaki ağırlık dengesini korumalarını mümkün hale getiriyor.

Ayrıca, VB-Airsuspension'ın yarım havalı süspansiyonunun, dengeli bir kargo yükü ile birleştiğinde amortisörler ve lastiklerdeki aşınma ve yıpranmanın da azalacağını umuyorum. Ön lastiklerin, tüm ağırlığın arka aksta olduğu durumlara kıyasla yol tutuşunun daha iyi olduğunu fark ettim."

Artık VB-SemiAir sistemli bir Ford Transit'iniz ve VB-SemiAir'siz bir Ford Transit'iniz olduğuna göre, sürücüler hangi aracın VB-Airsuspension sistemine sahip olduğunu anlayabildiklerini söylüyorlar mı?

"Kesinlikle, evet! Görünen o ki, farkı en çok araç tam yüklü olduğunda görüyorlar. Bu durumda normalde arka aksta ve onun arkasında ağırlık daha fazla olur. Yarım havalı süspansiyonu olmayan araç tam yüklü olduğunda, dışarıdan bakıldığında karavanın arka aksı gözle görülür şekilde daha aşağıda kalır.

VB-SemiAir sistemi kullanarak havalı yaylara daha fazla basınç uygulandığında, tam yüklü bir kamyonetin arka kısmı yüksüz bir kamyonetle aynı sürüş yüksekliğine ulaşıyor. Sürüş sırasında kamyonetin çok daha dengeli olduğu hissediliyor. Dolayısıyla, en önemli ve dikkat çekici iyileşme direksiyon ve özellikle de kamyonetin çok daha dengeli olması ve daha iyi tepki vermesi."

"Hemen olumlu buldum ve bu nedenle (teslimat) filomu daha da geliştirmeye açıktım."

Sektörünüz Covid-19 nedeniyle büyük bir değişim sürecinden geçti ve çevrimiçi alışverişlerden dolayı kargo hizmetlerine olan talepte büyük bir artış yaşandı. Neleri değiştirmek zorunda kaldınız ve pandemiyi takip eden 'yeni normal' size göre nasıl şekillendi?

"Açıkçası hem talepte hem de iş yükünde büyük bir artış oldu. "Pandemiden öncenin" yoğun günü, hızla "pandemiden sonranın" sakin gününe dönüştü.

Pandemiden önce günde teslimatların en fazla %70'ini gerçekleştirebiliyorduk. Bir sürücü teslimatın tamamını yapıyorsa, "Bugün maaşını gerçekten hak ediyor" diye espri yapılırdı. 'Yeni normalde skorumuz her gün "yüzleri" aşıyor! (Büyük bir kriket hayranı olduğumu fark etmişsinizdir...)"

VB-Airsuspension, yeni elektrikli araçların (akülü elektrikli araçlar, BEV'ler) gereksinimlerini karşılamayı ve filoları çeşitli iş uygulamaları için uygun süspansiyon sistemleriyle desteklemeyi öncelikli hedefi olarak belirledi. DPD ayrıca, haftanın her günü yollarda olan 1.500'den fazla elektrikli araçla birlikte elektrikli araç kullanımına geçişte sektörde lider konumda.

Geleceği görebilen bir bayii olarak, kamyonetlerinizi ve filonuzu elektrikli hale getirmeyi düşünüyor musunuz?

"Ne yazık ki, tamamen elektrikli araçlara geçmeyi ne kadar istesem de bu adımı atmamızı sağlayacak birtakım koşullar henüz sağlanmış değil. Sürüşlerin "dur-kalk" yapısının vaat edilen menzili önemli ölçüde azalttığı daha kırsal bölgelerde çok sayıda teslimat yaptığımızdan şu anki elektrikli araçların akü kapasitesi bizim için yeterli değil.

Yolculuklarınız büyük şehirlerin ve kentlerin dışındaki bölgelerde ise buralarda yeterli şarj altyapısı olmayabiliyor. Bunun yanı sıra, özellikle benim gibi araçlarını kendileri satın alan, bakımını yapan ve sigortalatan bayiler için elektrikli araçların fiyatı da diğer bir handikap denebilir."